İktisadi İşbirliği ve Gelişme Teşkilatı (Organization for Economic Co-operation and Development - OECD) 1961 yılında insanların ekonomik ve sosyal refahını arttırmak amacıyla kurulmuştur. 50 yılı aşkın bir süredir faaliyette olan OECD, devletlerin tecrübelerini birbirlerine aktararak karşılaştıkları ortak problemlere birlikte çözüm bulmaları için bir platform görevi görmektedir.
Rekabet hukuku ve politikası, OECD’nin ilgilendiği konulardan birisidir. Rekabet hukuku ve politikası OECD'nin Rekabet Komitesi’nin sorumluluğu altındadır. Bu komitenin altında düzenleyici işlem ve mevzuatın rekabet üzerindeki etkileri ile ilgilenen 2 no'lu Çalışma Grubu ile rekabet alanında işbirliği ve rekabet kurallarının uygulanması ile ilgilenen 3 no'lu Çalışma Grubu yer almaktadır.
Rekabet Komitesi bünyesinde çeşitli komite raporları hazırlanmakta, en iyi uygulamaya ilişkin yuvarlak masa tartışmaları düzenlenmekte ve politika özetleri hazırlanmaktadır. Rekabet Komitesi, rekabet hukuku ve politikası alanında OECD Konseyi tarafından kabul edilmek üzere tavsiye kararlar ve en iyi uygulamalar gibi metinlerin hazırlığını da gerçekleştirmektedir
OECD tarafından her yıl Rekabet Komitesi ile 2 ve 3 nolu çalışma grupları tarafından organize edilen ve rekabet mevzuatıyla ilgili konuların konuşulduğu iki toplantı düzenlenmektedir. Söz konusu toplantıların yanında yıl içinde düzenlenen ikinci toplantının devamı olarak yalnızca üye devletler ve gözlemcilere değil, üye olmayan devletlere de açık olan Küresel Rekabet Forumu adı altında Rekabet Komitesi tarafından bir toplantı daha düzenlemektedir. Kurumumuz söz konusu toplantılara düzenli olarak katılmakta ve bu toplantılarda tartışılan konulara katkı vermektedir.
Rekabet Kurumu 1998 yılından bu yana OECD toplantılarına katılarak her yıl hazırladığı faaliyet raporunun İngilizce bir özetini Rekabet Komitesi'ne sunmaktadır. Ayrıca, Rekabet Kurumu, yazılı ülke katkıları sunmak kadar, Rekabet Komitesi'nin hazırladığı raporlar ve tavsiye kararları için görüş hazırlamak suretiyle, Rekabet Komitesi toplantılarındaki faal katılımcılardan biri olmak için uğraş vermektedir.
OECD tarafından yapılan diğer önemli çalışmalar ise üye ülkeler hakkında değerlendirme raporlarının hazırlanması, Rekabetçi Etki Değerlendirmesi Araç Setleri’nin hazırlanması ve kamu alım ihalelerindeki danışıklı hareketlerle mücadele için kılavuz, öneri, rehber vs. hazırlanması olarak sıralanabilir. Söz konusu çalışmalar hakkındaki bilgilere aşağıda yer verilmektedir.
OECD ve Türkiye
OECD tarafından Türkiye’deki düzenleyici reformlar hakkında iki adet değerlendirme raporu yayımlanmıştır. Yayımlanan değerlendirme raporlarından ilki “Elektrik, Gaz ve Karayoluyla Yapılan Yük Taşımacılığı” (Regulatory Reform in Electrıcıty, Gas and Road Freıght Transport) ve ikincisi ise “Rekabet Politikasının Düzenleyici Reformlardaki Rolü” (The Role of Competition Policy in Regulatory Reform) hakkındadır.
Diğer yandan, “Rekabetçi Etki Değerlendirmesi” ve “Kamu Alım İhalelerindeki Danışıklı Hareketler” OECD tarafından seçilen ve özel önem atfedilen konulardır. Bu çerçevede OECD Rekabet Komitesi tarafından hazırlanan Rekabet Değerlendirme Araç Seti (Competition Assessment Tool Kit) bir yandan piyasa faaliyetleri üzerindeki gereksiz sınırlamaları tanımlamaya yönelik bir metot sunarak; diğer yandan devletin politika hedeflerini yakalamasını sağlayan ve rekabeti daha az kısıtlayan alternatif önlemler geliştirerek devletlerin, rekabetin önündeki engelleri kaldırmasına yardımcı olan bir çalışmadır.
İlki 2007 yılında hazırlanan Rekabet Değerlendirme Araç Seti 2010 yılında güncellenmiştir. Rekabet Değerlendirme Araç Seti’nin “İlkeler” ve “Kılavuz” başlıklı ciltlerine ek olarak önümüzdeki yıllarda “Rehber” başlıklı üçüncü bir cildi yayımlanacaktır.
OECD Rekabet Komitesi, idarelerin ihalelere danışıklı hareketlerle mücadele ederek kamu alımlarını daha sağlıklı bir hale getirmelerine yardımcı olmak için biri kılavuz diğeri ise önerilerden oluşan iki adet kaynak hazırlamıştır.
2009 yılında hazırlanan ve başlığı Kamu Alım İhalelerindeki Danışıklı Hareketlerle Mücadele Kılavuzu (Guidelines for Fighting Bid Rigging in Public Procurement) olan yayımda öncelikle hangi yöntemler kullanılarak danışıklı teklif verilebileceği ve ihale düzenlenen sektörün, ürünün/hizmetin hangi özelliklerinin teşebbüslerin danışıklı teklif vermesini kolaylaştırabileceği açıklanmakta, sonrasında ise ihaleyi düzenleyen kamu otoritelerinin danışıklı teklif verilmesi olasılığını en aza indirebilmeleri için bir kontrol listesine (checklist) yer verilmektedir.
2012 yılında yayımlanan ve başlığı Kamu Alım İhalelerinde Danışıklı Hareketlerle Mücadeleye İlişkin OECD Konseyinin Önerileri (Recommendation of the OECD Council on Fighting Bid Rigging in Public Procurement) olan yayımda ise kamu otoritelerine ihalelere katılan teşebbüslerin danışıklı teklif vermesinin önüne geçmeleri için dört adet öneri sunulmaktadır. Kısaca özetleyecek olursak, bu önerilerden ilkinde üye ülkelerin kamu alımlarına ilişkin yasal mevzuatı inceleyerek bu mevzuatın ihalelerde danışıklı teklif verilmesine olan etkisini değerlendirilmeleri önerilmektedir. İkinci öneride üye ülkelerin idari otoritelerinde çalışan yetkililerin ihalelerdeki şüpheli işaretleri, davranışları ve normal olmayan bir düzen içinde verilen teklifleri anlamalarının sağlanmasını için bilinçlendirilmelerinin gerektiği ifade edilmektedir. Üçüncü öneride üye ülkelerin idari otoritelerinde çalışan yetkililerin alımlarda 2009 yılında yayımlanan kılavuzu takip etmeleri önerilmektedir. Son öneride ise üye ülkelerin kamu alımlarını düzenleyen kanun ve yönetmeliklerin rekabet üzerine olan etkisini değerlendirmek için çeşitli araçlar geliştirmeleri önerilmektedir.
Rekabet Kurumu, şimdiye kadar Rekabet Komitesi ve bu Komite bünyesindeki çalışma grupları toplantıları sırasında tartışılan aşağıdaki konular hakkında yazılı ülke katkıları hazırlamıştır:
Sektör İncelemelerini Kullanarak Güncel Rekabet Sorunlarıyla Başa Çıkmak(2020)
Kötüye Kullanma Dosyalarında Ekonomik Analiz ve Kanıt (2021)
Rekabet Otoriteleri ve Sektör Düzenleyicileri Arasındaki Etkileşim (2022)
Kötüye Kullanma Dosyalarında Çözüm Yolları ve Taahhütler (2022)
OECD'ye üye devletlerin ekonomik politikaları, zaman zaman çok disiplinli bir yaklaşımla ve ilgili devletin rekabet politikası ve uygulaması, pazarların rekabete açık olup olmadığı, belirli sektörlerdeki düzenleyici çerçeveyi oluşturan kural ve politikalar gibi hususlar temelinde düzenleyici reform yürütme kapasitesine odaklanan gözden geçirmeler vasıtasıyla ele alınmaktadır. Bu bağlamda OECD Düzenleyici Reform Programı kapsamında 2002 yılında Türkiye gözden geçirmesi yapılmış ve bu kapsamda “Türkiye - İktisadi Toparlanma için Hayati Destek” (Turkey - Crucial Support for Economic Recovery) adlı rapor hazırlanmıştır. Söz konusu raporun üçüncü bölümü Rekabet Politikasına ayrılmış olup, bu bölümde yazılanlara ilave olarak, konuyla ilgili daha ayrıntılı bilgiye “Düzenleyici Reform kapsamında Rekabet Politikasına dair Arka Plan Raporu” (Background report on Competition Policy in Regulatory Reform) vasıtasıyla ulaşmak mümkündür.
Yukarıda yer verilen 2002 tarihli raporlara ilave olarak, Rekabet Komitesi de üye devletlerin rekabet hukuku ve politikalarına ilişkin eşit statüdekilerin gerçekleştirdiği bir gözden geçirme süreci yürütmektedir. Nitekim, bu bağlamda 18 Şubat 2005 tarihinde OECD Küresel Rekabet Forumu'nda Türkiye'nin Rekabet Hukuku ve Politikası'na İlişkin Gözden Geçirme Raporu (Gözden Geçirme Raporu) ele alınmış ve anılan rapor vasıtasıyla Türkiye'nin rekabet hukuku ve politikası ayrıntılı bir şekilde değerlendirilmiştir.
Gözden Geçirme Raporunun özeti, Türk rekabet politikasının son zamanlardaki durumunu göstermek açısından yararlı olabilir:
"Bu Rapor, son üç yıl boyunca Türkiye'deki rekabet hukuku ve politikasının gelişimini ve uygulanmasını değerlendirmektedir. Daha geniş bir düzenleyici reform çalışmasının bir parçası olarak 2002 yılında hazırlanan OECD raporunun ardından gelmektedir. Önceki Raporda, Türk Rekabet Kurumu'nun, 1997 yılının sonlarında faaliyetlerine başlamasından bu yana iyi bir başlangıç yapmış olduğu tespit edilmiştir. Kurum, 2002 yılından bu yana mükemmel bir ilerleme kaydetmeyi sürdürmüş olup, Türkiye'nin en etkili ve en iyi idare edilen kurumlarından biri olarak ün yapmıştır. Misyonunu enerjiyle, tahayyül gücüyle ve bütünlüğünü koruyarak takip etmiş ve iş topluluğundaki liderlerin saygısını ve desteğini kazanmıştır. En önemlisi, Türk ekonomisini, rekabete dayalı ve tüketici refahına yönelmiş piyasa mekanizmalarına daha fazla dayanma yönünde ileriye götürmede kritik öneme sahip bir rol oynamıştır."
Kurum, 4054 sayılı Rekabetin Korunması hakkında Kanun’un uygulanmasına yönelik çalışmalarında Gözden Geçirme Raporunun bulgularına büyük önem vermektedir.
Rekabetçi Etki Değerlendirmesi Araç Seti
OECD Rekabet Komitesi ilgili tüm kamu kurum ve kuruluşlarının Düzenleyici Etki Analizi çalışmalarında dikkate alabileceği bir "Rekabetçi Etki Değerlendirmesi Araç Seti" hazırlamıştır.
Kamu alım ihalelerindeki danışıklı hareketlerle mücadele konulu OECD kılavuzu
OECD Rekabet Komitesi, idarelerin ihalelere danışıklı hareketlerle mücadele ederek kamu alımlarını daha sağlıklı bir hale getirmelerine yardımcı olmak için metodoloji geliştirmiştir. Hazırlanmasında 30’dan fazla ülkenin deneyimlerine başvurulmuş olan Kamu alım ihalelerindeki danışıklı hareketlerle mücadele konulu OECD kılavuzu, satın alma yetkililerinin öncelikle, satın alma sürecini dikkatle tasarlamak suretiyle danışıklı hareket risklerini azaltmasına, ikinci olarak ise, satın alma sürecinde danışıklı hareket etmeye yönelik anlaşmaları tespit etmelerine yardım etmektedir.
Söz konusu Kılavuz dilimize tercüme edilmiş olup, Türkçe versiyonuna diğer dil seçenekleriyle birlikte OECD’nin www.oecd.org/competition/bidrigging internet sayfası üzerinden ulaşılabilir.